Hava Kuvvetleri’nde görevli komutanların odalarına dinleme cihazı yerleştiren FETÖ’nün, komutanlıklarla ilgili yıllık belirlenen kontroller öncesi cihazları topladığı, toplayamadıkları yerlerle ilgiliyse elemanlarına “cihaz bulursanız es geçin” talimatı verdiği ortaya çıktı.
Hava Kuvveleri Komutanlığı’nın mahrem yapılanmasında yer alan Osman Ç.’nin ifadelerinden yer alan bilgilere göre, sanık üniversite yıllarında örgütle irtibat kurdu. Üniversiteden mezun olduktan sonra ise Hava Kuvvetleri Komutanlığına sızdırılan ve istihbarat biriminde görev yapan astsubay rütbesindeki örgüt mensuplarıyla ilgilenmeye başladı.
BÖCEK TAKİBİNİ DE YAPIYORLAR!
Yeni Şafak'te yer alan habere göre, Osman Ç., Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı birliklerin siber güvenlik sistemlerini denetleyen ve “TEAK” olarak isimlendirilen birimde görev alan bazı askerlerin de sorumluluğunu yaptı. Buralarda çalışan personelin Türkiye’deki bütün Hava Kuvvetleri birliklerine giderek güvenlik açığı olup olmadığını kontrol ettiğini kaydeden Osman Ç., ayrıca komutanların bizzat kullandığı makam, toplantı ve dinlenme odaları ile ikametlerinde dinleme ve takip cihazlarının olup olmadığının bu ekip tarafından kontrol edildiğini anlattı.
TEMİZLİK YAPAMADIK ES GEÇSİNLER
Burada görevli örgüt üyesi askeri personelin çalışma yapacakları komutanlıklarla ilgili yıllık belirlenen görev takvimini sorumlu oldukları mahrem abilere ilettiğini ifade eden Osman Ç., şunları söyledi:
“O mahrem abi kendisinin üstü pozisyonunda olan şahsa iletirdi. Bu gruba baktığım dönemde bana getirilen listeyi benden sorumlu kişiye gönderiyordum. O da üstlerine aktarıp denetlemenin olacağı yerlerde bulunan örgüt üyeleriyle irtibata geçerek gerekli temizliğin ve tedbirlerin alınması konusunda irtibata geçiyordu. Benden sorumlu olan kişi bir gün ‘Konya ve Kayseri’ye denetlemeye gidecek ekibe söyle üs komutanlarının kullandıkları odalarda herhangi bir sinyal ya da cihaz bulurlarsa kimseye söylemesinler ve orayı es geçsinler. Bana da bu konuda bilgi ver. Biz daha önceden oralara cihaz yerleştirdik, bizim arkadaşlar temizlik yapamadı. Bundan dolayı konuyu hassasiyetle takip etsinler’ dedi. O dönem örgütsel olarak görüştüğüm askeri personele bunu ilettim.”
"PARALEL TWİTTER"
FETÖ’nün askeri mahrem imamlarından N.B., ifadesinde örgütün 15 Temmuz’dan sonra paralel bir Twitter üzerinden haberleştiklerini anlattı. 2004’ten beri FETÖ içinde olan ve 2010’da askeri mahrem yapıya dahil olan N.B., 2014 yılında Balıkesir’deki Astsubay Meslek Yüksek Okulu biriminde görevlendirildiğini söyledi.
700 ÖĞRENCİ FETÖ’CÜYDÜ
N.B., FETÖ’nün askeri okullardaki etkinliğini şöyle anlattı:
“Benim asistanlığım döneminde ilgilendiğim 60 askeri öğrenci vardı. Benim üstümde bulunan İ.B. birinci sınıf öğrencilerim batı bölümünden sorumluydu. I.B. 360 askeri öğrenciden sorumluydu. Doğu bölümünün sorumlusu da 360 askeri öğrenciyle ilgileniyordu. Yani 2 bin kişilik askeri okul öğrencisinden 700’ü 2014 yılında FETÖ ile bağlantılıydı.”
UZUN BASMAK GEREKİYORDU
15 Temmuz darbe girişiminden sonra örgüt üyelerinin sosyal medya uygulaması Twitter’a benzer bir program kullandıklarını anlatan N.B., “15 Temmuz’dan sonra Google sürücüleri alt yapısında bulunan Twitter kullanılmaya başlandı. İsimleri aynı olmasına rağmen bu uygulama Twitter'dan farklıydı. Bu uygulamayı çalıştırabilmek için gerçek Twitter programını telefona kurmak gerekiyordu. Programa giriş tuşuna tek sefer basıldığında gerçek Twitter’a, uzun süre basılı tutulduğunda ise FETÖ’cülerin kullandığı Twitter isimli mesajlaşma programına giriliyordu” dedi.
GAYBUBETTE COCO VE KIK KULLANDIK
15 Temmuz’dan sonra örgüt içerisinde aktif faaliyet gösterenlerin ve gaybubet evlerinde gizlenen FETÖ’cülerin birbiriyle iletişim kurması için örgüt talimatıyla KIK ve COCO programlarını kullandıklarını anlatan N.B. örgüt üyelerinin yurt dışından gönderilen GSM hatları üzerine Whatsapp kurduğunu da belirtti. Örgütün talimatıyla ‘Opera’ isimli VPN programını kullandıklarını ve WhatsApp programını VPN ile çalıştırarak görüşme yaptıklarını anlatan N.B., FETÖ’cülerin bu yolla yapılan görüşmelerde yurtdışındaki bir telefondan aranıyormuş gibi görünmeye çalışarak yer tespiti yapılmasını engellemeye çalıştığını da anlattı.